Bir yol vardır yürümesi zor olan, yolcusunu arayan, kıvrım kıvrım nehirler boyu akan. Ama yolcusu hiç bitmeyen bir yol. Her adım da intikam hırsını bileyen bir yol vardır. Her solukta yeminleri olan, yolcunun yolu vardır.

Bir yol vardır ardılların ardıl yarattığı. Bir yol vardır adı özgürlük olan. Kürdistan’da ne geç kalınmış nede erken olan bir yol, tam vaktinde başlanılan bir yoldur Özgürlük yolu. Tüm sınırları aşıp Kürdistanı karış karış gezen yolcuların yolu. Bu yolun her adımında bir kavga her kavgasında zaferler kazanılır. Bu yolun toprağı bir kan birde ter ile beslenir. Yarı yolda kalmaz yolcunun hayalleri ve de umutları. Büyük bedeller verilen davanın, ardılları çok olur. Emeği büyük olan ise umudu yeşertir. PKK hem büyük bedellerin hem de büyük emeklerin eseridir. PKK ardılını kendisi doğurur. Kürdistan’da her savaş kendi kahramanını yaratır. Kobanê’de de özgürlük şiarıyla binlerce kahraman doğdu. Kahramanların inançlı mücadelesiyle, Kobanê devrim kıvılcımıyla şenlendi. Yakılıp gürleşen bir alev vardı orada, yürekleri ısıtırcasına. Kobanê, halkı gibi direngendi. Baş eğmedi, tüm saldırılara rağmen yıkılmadı. Namluya sürülen her mermide bağrını açtı savaşçılarına. Bu topraklarda her taş, yeri geldi bir savaşçıya siper oldu yeri geldi yaralı kahramanlara dayanak oldu. Her ağaç, savaşçıların soluklanacağı gölgesi bazen de sığınağı oldu. Kobanê, gerilla savaşçılarına ana kucağı oldu. Birlikte kırdılar saldırıları, el ele omuz omuza diktiler zafer bayrağını. Özgür bir gelecek bıraktılar yarınlara. Şimdi kahramanlık hikâyeleriyle dolu tüm sokaklar. Şimdi her sokak türküye dönüşür, destanlaşır. Naila bu destanları dinleyerek büyüyen bir çocuktu. Türkülerin efsununa kapıldı. Oda destanlaşmak istedi, türkülerle dilden dile dolaşmak istedi. Ve Denîz Rojava devrim ateşinin kıvılcımlarıyla tutuştu. Özgürlük şerbetini tadıp mücadele yoluna sevdalanan bir Kadın oldu. Aynı zamanda o devrim değerlerine sırtını dönmeyen bir ardıldı. Denîz kendi değerlerine bağlı olan, Önderlik ideolojisiyle bütünleşmiş yurtsever bir ailenin kızı olarak Kobanê’nin Boxaz köyünde dünyaya geldi. Ketikî aşiretindendi. Ailedeki mücadeleci ruh ondaki merakı uyandırdı ve dayısı Ahmed Reş’in mücadele ve dağ anıları yüreğindeki aşkı büyüttü. Faşist TC-Erdoğan ve yandaşı barbar DAİŞ’in 2014 yılında Kobanê’ye saldırmasıyla, Rojava halkı direnişçi ruhla gerilla savaşçılarıyla birlikte mücadele verdi. Bu savaşta yer alan ve şehadete ulaşan yiğitlerden biride Deniz’in dayısı Ahmed Reş oldu. Dayısının hayallerine, umutlarına ve birçok gerilla savaşçılarının mücadelelerine şahitlik eden Denîz onların mücadele arkadaşı olmaya karar verdi. Bu aşk onu sonunda Özgürlük mücadelesinin bir yolcusu yaptı. Denîz PKK saflarına gelişini kendi için bir şans olarak gördü ve şöyle dedi; “PKK’ye katılmak benim için büyük bir şanstı. PKK yaşamı çok güzel, insan burada her şey öğreniyor.” Denîz erkek egemenlikli bir sistem içerisinde kadın olmanın zorluklarını ve özlemlerini dillendirmiştir. Bir kadının kimliğine, düşüncesine, diline, duygularına vurulan kepenklerin acısını gördü, yaşadı. PKK yaşamında ise kadının yaşamdaki rol ve misyonunu anlayınca derinden etkilendi. Ve kendini bu yaşam uğruna mücadeleye adadı. PKK Okyanusuna Akan Bir ‘Denîz’ Okyanuslar dünyanın yaşam kaynaklarıdır. Yani yaşama akar her Deniz. Yeni yaşamlara gebe olmak için benliğini arındırır engin okyanuslarda. PKK yaşamı da okyanus gibidir. PKK, tıpkı okyanusun evrene hayat verdiği gibi insanlığın yaşam kaynağı olur. Hayatın yeşermesini, insanlığın yeniden canlanmasını sağlar. Karanlığın ardında gönülleri ferahlatan bir yel olur, eser. PKK yaşam kaynağına dönüştü, taşta gül oldu, kuru ağaçta yeniden tomurcuklandı. Bu okyanus denizlerce, ırmaklarca ve nehirlerce aktı. Tüm kâinata umut oldu. Denîz de PKK okyanusunda kendi benliğini aradı. PKK’nin bir parçası olmak okyanuslara akmak için 2017 yılında Kobanê’den saflara katıldı ve adını Denîz koydu. Şehit dayısının anılarına ve hayallerine bağlı olan Denîz onun izinden gitme kararlılığıyla yönünü dağlara verdi. Denîz’le birlikte bir kadın daha hakikate yol alıyordu. Ve bir kadın daha anladı özgürlüğün dağlarda doğacağını. Yeni savaşçılar eğitimini Garê alanında gören Denîz her adımında sistemin yarattığı kişiliğine karşı mücadele verdi. Benliğini ateşler arasında yeniden yaratma mücadelesi verdi. Kişiliğindeki her değişimde bir nebze daha umutlanıyordu. Denîz bunun verdiği mutlulukla dört elle sarılıyordu mücadelesine. Her değişiminde bir kurşun sıktı körelmiş zihniyetlere. Denîz pratik alanda zaferlerin savaşçısı olabilmek için “Amacım örgütün merkezinde, kalbinde kendimi aşıp küllerimden kendimi yeniden yaratmaktır” sözleriyle iddialı bir katılımın sahibi olmayı başarıyordu. İntikam bir gerillanın amacıdır. Gerilla kendini ideolojik ve askeri donanımla, özenle büyütür. Denîz de tıpkı gerilla yoldaşları gibi intikam yeminleri içmiş ve kendisini PKK yaşamında geliştiriyordu. İntikam ateşiyle yanan Denîz kendisini mahşer gününe hazırlıyordu. Şehit dayısının ve tüm şehit yoldaşlarının hesabını sormak için kendisine sürekli “Amaca ulaşmak için ideolojik ve askeri derinlik ve profesyonellik gereklidir” dedi. Amacına olan bağlılığıyla 2020-2021 yılında şehit Mahir askeri profesyonellik akademilerini gördü. Denîz akademide gösterdiği başarılı performansı ile erkek eksenli zihniyete yeni bir darbe vurmuş oldu. Kadının titiz, ayrıntılı, duyarlı ve azimli kişiliğini suikastla birleştiren Denîz askeri derinlikte yoğunlaşıyordu. Her solukta kendini amacına hazırlayan Denîz savaş sahasına çıkmaya kararlıydı. Suikast okulunda edinmiş olduğu yeteneğini göstermenin ve kendisini verilen emeklerin hakkını vermeye hazır hissediyordu. Böylece “Bêrîtanlaşıp düşman karşısında bir duruşun ve vuruşun sahibi olmalıyım” diyerek, 2021 yılında tecrübe edinebileceği hareketli birliklere düzenlendi. Hareketli birliklerde kendini her boyutta eğitme şansı kazanan Deniz, arazi hâkimiyetini geliştirmiş, dağın tüm zorlu koşullarını görmüş ve askeri tarz-taktik konularında kendini eğitmişti. Bêrîtanlaşma yolunda ilerleyen Denîz zorlu dönemler karşısında daha güçlü bir katılımın sahibi olmak istiyordu. “Militan olmanın hakkını verebilmeliyiz” diyen Denîz Önder APO’nun savaşçısı olmanın görev ve sorumluluklarının farkındaydı. PKK çizgisi-ölçüleri netti Denîz bu çizgide yol aldı ve bu ölçülerle yaşamanın, zaferler getireceğine inandı. Yeni ve genç bir arkadaş olmasına rağmen yaşamda duruşuyla, katılımıyla, görevlerdeki başarısıyla yoldaşları arasında sevilen genç bir kadın gerillaydı. Yürekteki inanç ve aşktır yaşamı güzelleştiren. Buna yüzdeki masum, sevecen bir gülüş eşlik eder. İşte o zaman insanın kalbindeki saflığı düşüncesindeki şeffaflığı dışa vurur. Denîz duru bir güzelliğin sahibi, yaşam aşkıyla dolu bir gerillaydı ve hep öyle kaldı. YJA-Star Savaşçılarının Çizgisi Zîlanlaşmak-Bêrîtanlaşmak 2019 yılında T.C. ordusu Pençe Kilit adıyla özgürlük savaşçılarına karşı imha operasyonları başlattı. Bu operasyonla Kürt iradesi yıkılmak, esir alınmak amaçlandı. Gerilla güçleri tüm zorlu koşullar altında ve düşmanın teknik üstünlüğüne karşı “Bazên Zagrosê” devrimci hamlesiyle düşmana beklemediği darbeler vurdu. Her gerilla bir halk umududur. Halkın öfkesi gerillanın düşmana vuruşlarında dışa çıkar. Kadın savaşçıların her eylemdeki zılgıtları bir ananın feryadını haykırır. Cellat bu hırs karşısında titrer. Kendisini Önderlik ve halk gücüyle besleyen gerillalardan biri olan Denîz bu hamlede yer almak için 2021 yılında Zap alanına yönelir. Bu savaşta kendini profesyonelleştirdiği branşıyla atmaca çevikliğinde, kartal görüşüyle hiçbir hedefi kaçırmadı. Katıldığı eylemlerde başarılı vuruşların sahibi olan Denîz “Zîlanlaşıp Önderliğin elini güçlendirmeliyim” sözlerini pratikleştirdi. Zîlanlaşmak–Bêrîtanlaşmak YJA-Star savaşçılarının yaşam ve mücadele çizgileridir. Denîz hiçbir zaman bu çizgilere ters düşmedi. Rotası şaşmadı ve son anına kadar ne intikam hırsını nede namlusunu soğutmadı. Zap’ta gittiği Çiyareş bölgesinde gerillanın yeni dönem savaş taktiği ve tarzıyla düşmanın hareketliliğini kısıtladı ve düşmana güçlü darbeler vurdu. Yetkin bir YJA-Star militanı olarak fedai bir katılımın sahibi oldu. Savaştaki cesaretiyle suikast branşını etkili ve yetkin bir şekilde kullanarak birçok düşman askerlerini cezalandırdı. Savaş alanında bir an bile tereddüt yaşamadı yoldaşlarıyla omuz omuz cesurca savaştı. Faşist AKP-MHP devletinin kimyasal silahlarla yapmış olduğu alçakça saldırılarının sonucunda 2022 yılının Nisan ayında yedi yol arkadaşıyla birlikte Çiyareş alanında şehadete ulaştı. Bir Nisan günü toprağa düştü Deniz, yedi yoldaşıyla birlikte. Nisan yeniliğin müjdeleyicisidir. Baharın habercisidir. Bahar demek tomurcuklanan umut, özgürlük demektir. Yeniden doğmak için yeni ve özgür yaşamlar doğurmak için bir Nisan günü Denîz ve yedi yoldaşı sözleşti. Ve tohum olup serpildiler dağlara, yeniden yeşermek için. Denîz şimdi dağ yamaçlarında yetişen bir tür kardelen, semalarda özgürce süzülen bir tür kuş, O, şimdi özgürlüğün bir habercisi…