Ezda Faraşîn Cûdî, direniş ve serhildanlarıyla tarihe damga vuran Şirnex’in Silopya ilçesinde doğmuştu. Yurtsever ve öz değerlerine bağlı bir aile içerisinde büyümesi küçük yaştan itibaren düşman gerçekliğinin farkında olmasını ve mücadele saflarını tanımasını sağlamıştı.
Bu nedenle daha çocuk yaşta bir gün gerilla olmak en büyük hayali olmuştu. Bu hayal ile büyüyen Ezda, sistem okullarında devletin Kürt diline ve kültürüne hatta varlığına olan tahammülsüzlüğüne şahitlik etmişti. Aynı zamanda sistem yaşamının kadına biçtiği rol ve misyonun kendi varlığının inkârı olduğunu fark edip karşı çıkmıştı. Düşmanın yürüttüğü politikalar karşısında özgür yaşam arayışına girip Önder APO’nun fikirleriyle tanışmıştı. Önder APO’nun fikirleri, özellikle kadın üzerindeki projeleri dikkatini çekmiş ve bu fikirlere ilgi duymaya başlamıştı. Halk üzerindeki düşman saldırılarının artması, Önderlik üzerinde tecridin her geçen gün ağırlaştırılması ve gerilla şehadetlerinin yaşanması Ezda’nın özgürlük yürüyüşünde mücadele etme kararını vermesine sebep olmuştu. Bu şekilde düşmandan korkmadığını göstermiş ve 2012 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına dönmüştü. Ezda gerilla olarak ilk anılarını Medya Savunma Alanları’nda gördüğü ilk eğitimlerde yaşamıştı. Yeni savaşçılar eğitimine büyük bir heyecan ve merak ile katılmış ve can kulağı ile anlatılanları dinlemişti. Gerillanın sıcak, dürüst ve destekleyici ortamından ve yoldaşlık ilişkilerinden çok etkilenmişti. Saflara katılımıyla PKK’yi daha iyi tanıyan Ezda, halka ve özelde Kürt gençlerine şu şekilde bir çağrıda bulunmuştu; “Demokratik ve özgür bir Kurdistan için öncelikle içimizdeki ihanetin kaldırılması gereklidir. Kürt halkı mücadelesinden asla vazgeçmemeli mücadeleye devam etmelidir ancak bu şekilde zaferleri elde edebiliriz. İnsan kendi topraklarında yaşarsa, emek verirse, mücadele edip şehit düşerse bu çok güzel ve onurlu bir duygudur. Sistem yaşamı içerisinde her şey yalan, gençler bu aklın peşinde sürüklenmemelidir. Yüreklerindeki korkuları atmalı ve pes etmeden daima mücadele etmelidirler.” Kürt halk direnişlerinin farkında olan genç savaşçı halka laik bir gerilla olabilmek için hem askeri hem de ideolojik anlamda yetkinleşmek istemişti. Yaşamdaki samimi ve dürüst katılımıyla yoldaşlarının sevgi ve saygısını kazanmıştı. İlk pratik alanı olarak gittiği Avaşîn alanında her geçen gün yaşamın, mücadelenin anlamına varan Ezda bu yaşamı, mücadeleyi yüceltme yolunun kendini geliştirmekten geçtiğini anlamıştı. Bu doğrultuda Önderliğin kitaplarını okuyup, tartışarak kendi gerçeklikleriyle yüzleşmeye ve yoldaşlarının yardımıyla sistemin yarattığı kişiliği aşmaya çalışmıştı. Önderliği okudukça özgür kadın karakterine hayranlık duymuş ve Sara yoldaş şahsında tüm öncü şehitlerin mücadele tarzlarını kendisine örnek almıştı. Özgür kadın çizgisinde ilerlemek ve yaşamda bu özgür kadının ilkelerinin bir pratikçisi olmak istemişti. Dağların zorlu koşullarını mücadeleci ruhuyla pes etmeden alt edebilmişti. Atıldığı yeni yaşamda birçok şey edinmişti, bir yandan Önder APO’nun ideolojisinde derinleşmiş diğer yandan askeri anlamda daha çok gelişim sağlamıştı. Azim ve hırsı sayesinde kısa sürede YJA-STAR ordusunun yetkin ve profesyonel bir gerillası olmayı başarmıştı. Türk devletinin 2015 yılında Özgürlük Hareketi’nin tüm değerlerini yok etme amacıyla gerilla alanlarına yönelik başlatmış olduğu operasyonlara karşı Ezda direniş mevzilerinde yer almak istemişti. Mücadele etme istemindeki ısrarı sayesinde en ön cephelerde savaşabilmek için yola koyulmuştu. O, savaşarak çocukluk hayallerine kavuşmuş ve düşmanından en büyük intikamını almıştı. Askeri taktik ve silaha olan hakimiyeti sayesinde başarılı birçok eylemde yer almış ve düşmana büyük kayıplar yaşatmıştı. Kurdistan topraklarında kahramanlar bu şekilde doğuyordu, savaşların ortasında düşmanla cesurca çarpışarak bu geleneği sürdürüyorlardı. Özgür yarınları yaşama ve yaşatma uğruna bir an bile kaygıya düşmeden bedenlerini siper ediyorlardı. Ezda yoldaş büyük tecrübeler edindiği savaş günlerinden güçlü sonuçlar çıkarabilmek için bu sefer Özgür Kadın Akademisi’nin yolunu tutmuştu. Akademide yoğun geçen pratik tecrübelerini bilince çıkartmış, zorlanmalarını daha iyi kavramış ve anlam vermişti. Eğitim alanını hakikati tanıyabilmenin bir fırsatı, kişiliğini yeniden yaratabilmenin imkânı olarak nitelendirmiş ve bunun müthiş çabasını vermişti. Büyük bir sorumluluk duygusuyla eğitim sürecinde kişiliğini sorgulayan Ezda bu süreci şu sözleriyle değerlendirmişti; “En büyük amacım partiye destek olup Önderliğin elini güçlendirebilmektir. Halk üzerindeki tüm katliamların hesabını sormak ve halkın direnişine destek olabilmek için kendimi eğitimlerle askeri ve ideolojik bir niteliğe ulaştırıp hareket etmektir. Bu şekilde halka, sürece cevap olabilmektir.” Aynı zamanda eğitimler sayesinde özgür kadın ilkelerinde daha fazla derinleşme imkânı bulmuştu. Bu imkânları en iyi şekilde değerlendiren Ezda yoldaş, yaşamdaki duruşu ve katılımıyla özgürlük mücadelesine sahip çıkmıştı. Eğitimden sonra Medya Savunma Alanları’nda Metîna bölgesine geçmiş ve öncülük görevlerinin yükümlülükleriyle çalışmalara katılmıştı. Önceden savaş tecrübesi olan Ezda, Metîna alanında da düşmanın tüm yönelimlerine karşı çevik yapısı ve kıvrak zekâsı sayesinde hemen cevap vermişti. Yaşamdaki fedakâr, girişken, atılgan, neşeli katılımı ve düşman karşısındaki cesareti sayesinde yoldaşları tarafından sevilen ve örnek alınan bir militan olmuştu. Zaferlerin yılmayan savaşçısı Ezda, 29 Temmuz 2018 günü Metîna bölgesine yönelik gelişen düşman saldırısında Sorxwîn ve İlyas yoldaşlarla birlikte şehadete ulaşmıştı. ‘Bir devrimci olarak Önderlik çizgisinde yürüyebilmek benim için en güzel yaşamdır’ diyen Ezda, inandığı amacından hiç şaşmadan son anına kadar mücadele etmişti. O, Mahsum Korkmaz’ın öncülüğünü yaptığı ilk kurşunun yankısında doğmuş, Berîvan’ın öncülüğünde yolunu belirlemiş ve Delal Amed komutanlığında savaşmış bir militandı. Azimli, hırslı ve cesurdu. Bu yüzden zaferlere alnı dik, gözü pek ve göğüs gererek gitmişti. Ardında bıraktığı direniş mirası bizleri zafere taşıyacak, anılarını ölümsüz kılacaktır. Mücadele Arkadaşı


